Karınca ile Uğurböceği

Ormanın birinde eski dönemlerde bir karınca ve bir de uğurböceği varmış. Uğurböceği, ormanın rengârenk çiçekleri arasında uçarken, karınca ise toprağın derinliklerine doğru giden ince yolları keşfeder, her gün çalışarak yiyecek toplarmış. İkisi de hayatlarında farklı bir dünya kurmuşlar, ancak bir şekilde yolları kesişmiş.

Bir gün, uğurböceği ve karınca karşılaşmışlar. Uğurböceği neşeli ve rahat bir şekilde çiçeklerin üstünde uçarken, karınca titizlikle bir yiyecek parçasını yuvasına taşıyormuş.

Uğurböceği gülerek karıncaya yaklaşmış: – “Neden bu kadar çalışıyorsun? Baksana, hayat ne kadar güzel! Ben sadece uçuyor, çiçeklerden nektar içiyorum. Neden senin gibi yorulmak zorunda olayım ki?”

Karınca, işine odaklanmış bir şekilde başını kaldırmış ve cevap vermiş: – “Benim görevim, kışa hazırlık yapmaktır. Eğer şimdi çalışmazsam, kış geldiğinde yiyeceksiz kalırım. O zaman nektar içmek ya da uçarak eğlenmek de bir anlam taşımaz.”

Uğurböceği, karıncanın cevabına biraz şaşırmış ama eğlenmeye devam etmiş: – “Ama karınca, kış çok uzak! Şimdi çalışmanın ne anlamı var? Eğlenmek için zaman varken çalışmak çok sıkıcı olmalı.”

Karınca biraz düşünmüş ve ardından şöyle demiş: – “Belki de senin için sıkıcıdır, çünkü geleceği düşünmüyorsun. Ama ben çalışarak, hem kendim için hem de yuva arkadaşlarım için bir güvence oluşturuyorum. Eğer neşeni sonsuza kadar sürdürmek istiyorsan, bir gün çalışma zamanının da geleceğini unutmamalısın.”

Uğurböceği bir süre sessiz kalmış, sonra karıncanın sözleri üzerine düşünmeye başlamış. Çiçeklerin, rüzgârın ve güneşin tadını çıkarırken, karıncanın söylediklerinde bir anlam olduğunu fark etmiş.

Günler geçmiş, yaz mevsimi sona ermiş ve soğuklar yaklaşmış. Uğurböceği, karıncanın uyarılarını hatırlayarak, kışın zorluklarına karşı hazırlıklı olmanın önemini anlamış. O günden sonra, hem eğlenip uçmak hem de çalışarak hazırlık yapmak gerektiğini öğrenmiş.

Kış geldiğinde, uğurböceği nektar bulmakta zorlanmış. Ancak karınca, yuvada bolca yiyecek bulmuş ve ihtiyaç duyduğunda komşularına yardım etmeye başlamış. Uğurböceği de karıncadan öğrendiklerini hatırlayarak, bir daha asla sadece eğlenceye dalmamış, geleceğe hazırlıklı olmaya başlamış.

Ve o günden sonra, ormanda bütün hayvanlar hem eğlenmeyi hem de çalışmayı dengede tutarak yaşamaya başlamış. Çünkü onlar da öğrenmişler ki, sadece anı yaşamak ya da sadece geleceği düşünmek, dengede bir yaşam kurmanın sırrıdır.

Fablın Dersleri:

  1. Geleceğe hazırlıklı olmak önemlidir.
  2. Hem çalışmak hem de eğlenmek arasında dengeyi kurmak gereklidir.
  3. Her zaman başka perspektiflerden bakmak, hayatı daha anlamlı kılar.
Please follow and like us:

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir