Vatan hasreti içimde bir yangın,
Bir ateş ki, sönmez, her geçen an.
Toprağını özler, rüzgarını duyarım,
Gözlerimde bir hüzün, gönlümde bir sitem.

Vatan hasreti içimde bir yangın,
Bir ateş ki, sönmez, her geçen an.
Toprağını özler, rüzgarını duyarım,
Gözlerimde bir hüzün, gönlümde bir sitem.
Kayıkla denize açılmak,
Rüzgarla dans etmek, dalgalarla yarışmak,
Gökyüzü mavi, su bir başka mavi,
Bir kayık var, içinde huzur, içinde hayal.
Bir sabah, yeşilin derinliklerinden
Bir rüzgar esiyor, sessiz ve nazlı.
Gözlerim, uzak bir dağa bakarken,
Yüzümde umut, içimde huzur var.
Hayat bir yolculuk, uzun ya da kısa,
Bazen bir rüya, bazen bir gece yarısı.
Adımlarını atarken seni bekleyen
Belirsiz yollar, karanlık köşe başları.
Barış, bir çiçek gibi açmalı her yürekte,
Rüzgarla savrulmalı umutlar, sözler değil sadece.
Göklerden düşen bir damla yağmur gibi,
Toprağa karışmalı, sonsuzca büyümeli.
Bir zamanlar, gözlerinde bulduğum deniz,
Sonsuzdu, derindi, huzurla doluydu.
İçimde bir bahar gibi açan sen,
Şimdi silik bir anı, bir hatıra oldu.
Aşk, bir çiçek gibi açar içimizde,
Gizli bir rüzgarla savrulur, rüya gibi.
Sözcükler yetersiz kalır,
Bir bakış, bir gülüş, her şey anlatır.
Bir damla düşer, sonra bir diğeri,
Ve dünya, suskunluğundan uyanır.
Gökyüzü, yorgun elleriyle
Toprağa sarılır, sevda gibi.