Kurt ile Maymun

Bir zamanlar, derin bir ormanda bir kurt ve bir maymun yaşarmış. Günlerden bir gün, kurt açlıktan bayılacak kadar güçsüzleşmiş. Hızla ormanın içinde dolaşıp yiyecek aramaya başlamış, fakat hiçbir şey bulamıyormuş. O sırada bir ağacın dalında bir maymun görmüş.

Okumaya devam et

Hikayeler Gerçeği Yansıtır mı?

Hikayeler, gerçeği yansıtma şekilleri açısından çok farklı olabilir. Bir hikaye, gerçeği doğrudan ve tam olarak yansıtmak zorunda değildir. Ancak, gerçeklik ve kurgu arasında sıkı bir ilişki vardır; çünkü hikayeler, insanların dünyayı, duyguları ve deneyimleri anlamlandırma biçimlerini, düşündükleri ya da hissettikleri gerçekliklere dayandırabilir. İşte hikayelerin gerçekliği nasıl yansıttığına dair bazı bakış açıları:

Okumaya devam et

Şiir Sadece Kafiyeli mi Olmalıdır?

Şiir, yalnızca kafiyeli olmak zorunda değildir. Kafiye, bir şiirin yapısal unsurlarından biri olabilir, ancak şiirin özü, anlamı, duygusu ve anlatım biçimi kafiye ile sınırlı değildir. Şiir, bir dilin estetik gücünü kullanarak duyguları, düşünceleri ve imgeleri iletmek amacı güder. Kafiye, bunun yalnızca bir aracıdır. İşte şiir ve kafiye hakkında daha detaylı bir açıklama:

Okumaya devam et

Külkedisi Masalı

Bir zamanlar, uzak bir ülkede, çok güzel bir kız yaşarmış. Adı Cinderella yani halk arasında bilinen adıyla Külkedisiymiş. Külkedisi, annesinin vefatından sonra, kötü kalpli üvey annesi ve üvey kız kardeşleriyle birlikte yaşamaya başlamış. Üvey annesi ve kız kardeşleri, onu hiç sevmez, ona her türlü kötülüğü yaparlarmış. Külkedisi, evde tüm ev işlerini yapar, üvey annesi ve kız kardeşlerinin zorbalıklarına katlanırmış. Bütün gün boyunca külle kaplanmış, odun taşıyarak ve temizlik yaparak vakit geçirirdi. Bu yüzden ona “Külkedisi” derlermiş.

Okumaya devam et

Pinokyo Masalı

Bir zamanlar, İtalya’nın küçük bir köyünde, Geppetto adında yaşlı bir marangoz yaşardı. Geppetto, hayatı boyunca tek başına yaşamış, ama en büyük hayali bir oğul sahibi olmaktı. Bir gün, ormana gidip güzel bir ağaç kütüğü buldu. Bu kütük, sanki ona göz kırpar gibi parlak ve düzgün bir şekilde şekil alıyordu. Geppetto, bu kütüğü alıp atölyesine götürdü ve ondan harika bir kukla yapmaya karar verdi.

Okumaya devam et

Pinokyo ve Kuş Masalı

Bir zamanlar, bir oduncu olan Geppetto, tek başına yaşamaktan yorulmuş, yalnız bir adamdı. Fakat onun en büyük hayali bir oğlu olmaktı. Günlerden bir gün, bir tahta parçası buldu ve bu tahta parçasını çok sevdi. Hemen evine götürüp onu işleyerek bir çocuk yapmaya karar verdi. Geppetto, sabırla tahtayı yontarak, ona gözler, burun ve ağız yaparak bir kukla yaptı. Kuklanın adı Pinokyo idi.

Okumaya devam et

Sihirli Fasulye Masalı

Bir zamanlar, uzak bir köyde, fakir bir kadın ve oğlu Jack yaşıyormuş. Jack ve annesi, yoksul ama birbirlerine sevgi dolu bir şekilde yaşamışlar. Fakat geçimlerini sağlamak oldukça zormuş. Evlerinde bir inekleri vardı, fakat inek de çok yaşlanmıştı ve süt vermeyi bırakmıştı. Jack’in annesi, “Bize her şeyin en iyisini sunmak istiyorum, Jack,” diyerek, “Ama artık bu inekle geçinemeyiz. Belki onu satarsak biraz para kazanabiliriz.”

Okumaya devam et

Güvercin ile Karınca Masalı

Bir zamanlar, yemyeşil bir ormanın derinliklerinde, her türlü kuşun ve hayvanın huzur içinde yaşadığı bir dünya vardı. Ormanın her köşesinde türlü türlü bitkiler, ağaçlar ve çiçekler büyürken, oranın en sadık misafirlerinden biri de Beyaz Güvercin idi. Beyaz Güvercin, kanatlarını genişçe açarak gökyüzünde süzüldüğünde, güneşin ışıkları ona adeta altın bir parlaklık verir, ormanın diğer hayvanları da ona hayranlıkla bakardı. Güvercin, neşesiyle tanınan, sevimli bir kuştu.

Okumaya devam et